Ankara Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki darbe davasını takip ederken 15 Temmuz gazileriyle sohbet etme fırsatı buldum. Hemen hepsi inanılmaz bir cesaretle, vatan ve istiklal için her şeyi feda etmeyi göze alarak meydanlara çıkmışlar.
Kırıkkaleli Gazi Emre Baloğlu’nun anlattıkları harika cesaret örneklerinden biri. İşte 1987 doğumlu, iki çocuk babası, muhasebeci, lise mezunu Emre Baloğlu’nun anlattıkları:
“Büyük bir firmada muhasebecilik yapıyorum. İşten sonra eve geldim, yemek yedim, misafirliğe gittik. 9.30 gibi başbakanla Facetim’de bağlantı kuruldu, darbe teşebbüsü olduğunu öğrendik. Evde duramazdım, engel olmak için mutlaka bir şey yapmalıydım.
Bir hafta önce yeni bir araba almıştım, çocuklarla arabaya binip belediyenin önüne gittik. Daha sonra Ankara’ya gidilecek dendi. Çocukları eve bıraktım. Belediye başkanının akrabası Ümit Ertürk, Külliye, havaalanı ve emniyete gidilecek, isteyen istediği yere gitsin, dedi.
Dört arkadaş benim arabaya bindik, Külliye’ye gittik, oraya ulaşınca arabaya top attılar, isabet etmedi. Polis noktasının önünden girmek istedik, giremedik. İvedik Köprüsü’ne bomba atıldı, oradan da giremedik. Konya yolundan gitmek istedim. Arabayı Emniyet’e doğru sürdüm. Orada mevzi aldık, 10.30’dan 11.20’ye kadar polisin dağıttığı silahlarla bizzat savaştık.
Darbeciler, emniyetin önünü tank ve zırhlı araçlarla kapattılar. Vatandaş onlara tepki gösterdi. Sivil insanları taradılar. 7 kişi şehit düştü, birçok insan yaralandı.