Ali Haydar Haksal Gazeteoku

Diyar-ı Bekir Hüznü -I-

Adı bir değişime uğradıktan beri bir türlü huzur yüzü görmedi bu şehir: Diyar-ı Bekir. Hep acı çekti, hep kafası karışık. Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Mavera...

01 Aralık 2017 | 118 okunma

Adı bir değişime uğradıktan beri bir türlü huzur yüzü görmedi bu şehir: Diyar-ı Bekir. Hep acı çekti, hep kafası karışık. Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde Mavera Kulübü’nün daveti üzerine gittik. Önceliğim Diyar-ı Bekir’in Sur İçi idi. Mevsim güz, ağaçların yapraklarının sarardığı ve döküldüğü zaman. Hüzün beldesinde hüzün mevsimi de dersek yeridir. Diyar-ı Bekir’de hüzün hiç bitmez. Acı çekiyor sürekli. Diyar-ı Bekir, bir İslâm beldesi, şehri. Halid bin Velid’in oğlu Hz. Süleyman ve arkadaşları şehrin fatihidirler. Orada şöyle bir söylence de var. Efendimiz’in İstanbul için söyledikleri Diyar-ı Bekir için de geçerli. Çünkü bu şehir Bizans’ındı. Önemli olan niyet ve bakış. Şehir İslâm beldesi olduktan sonra huzur buldu yüzyıllar boyunca. Bir merkezdi, bir kültür çevresi idi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kişi Değil Dava ve İnanç Bağlılığı 27 Aralık 2017 | 207 Okunma Sevgi İle Nefret Arasında ya da Uçurumunda 25 Aralık 2017 | 134 Okunma Kuşku ve Korku 22 Aralık 2017 | 111 Okunma Zamanın Hızında 20 Aralık 2017 | 103 Okunma Irkçı Emperyalizme Karşı Ortak Ses ve Maduro 18 Aralık 2017 | 212 Okunma