Müslümanların değişimi büyük dönüşümlere ve kırılmalara doğru hızla gidiyor. Beklenenin ötesinde bir durum. Şaşırtıcı, yanıltıcı ve hayal kırıcı. Değişimlerin getirdikleri ile götürecekleri ile doğrudan birbiriyle bağlantılı. Bir kırılma yaşanıyorsa bu ciddî dönüşümlere neden olabiliyor.
Uzun bir süredir bu büyük değişimleri gözlemliyorduk. Fakat durumun bu kerteye varacağını açıkçası beklemiyorduk. İslâmî bilinçten muhafazakârlığa geçiş oradan daha ötelere gidiş söz konusu.
Bugünkü tanımı ve ifadesiyle zaten “muhafazakârlık” kavramı İslâmî bilinç ve düşünceyi karşılamıyor ve temsil etmiyor. Hem modern olmak hem de muhafazakâr olmak birbiriyle çelişik. Zaten süreç de bizi yanıltmıyor. Sekülerlerden daha seküler, batıcı modernistlerden daha modernist, daha tüketici, daha lüks tutkunu bir kesimden söz ediyoruz. Belli yerde bulunanlar belki geçmiş alışkanlıklarını sürdürüyorlar ama açtıkları yol ve gidiş onların çok ötesinde. Bunu salt siyasal anlamda ifade etmiyoruz. Hayatın hemen bütün alanlarına yansıyor ne yazık ki.