Bülent Abi’miz yine döktürmüş..
2004 yılının 23 Nisan’ındaki resmi bayram öncesinde..
“Şeyini şey ettiğiminin şeyindendir” dediğini unutmuş..
Şeyini şey ettiklerine şirinlik için akrobatik hareketlere soyunmuş..
Söze şöyle girmiş:
“Gençlerin hem bugüne hem de geleceğe güvenle bakamamasının ardında yatan en temel neden..”
Afedersin Bülent Abi..
“Şeyini şey ettiğiminin şeyindendir” sözünü sarfettiğiniz 2004 yılı 23 Nisan bayramı öncesinde, gençler hem bugünlerine hem geleceklerine güvenle bakabiliyorlar mıydı?
Bakabiliyorlardı da..
Sen tiyatro mu oynuyordun, “Şeyini şey ettiğiminin şeyindendir” derken?
Mesela başörtülü tıp fakültesi öğrencileri..
2004 yılında geleceğe güvenle mi bakıyorlardı?
Tek başınıza iktidara geldiğiniz halde açamadığınız için, imam hatiplerin kaydadeğer bir öğrencisi yoktu ama..
İmam hatiplerin henüz kapatılmadığı yıllarda mezun ettiği öğrenciler, katsayı zulmü altında inim inim inlerken, hakettikleri fakültelere giremiyor iken..
Geleceğe güvenle mi bakıyorlardı?
Bi söyle ya..
Bi söyle, çatlatma adamı!
Bülent Abi’miz, gençlerle sürekli sohbet ettiğini hatırlatıp, kimbilir hangi bar, hangi pavyon, hangi içkili restorandakilerin şikayeti olarak, şu ifadeleri kullanıyor:
“Adalete güvenlerinin sarsıldığını, kendilerini devlet nezdinde eşit yurttaş olarak göremediklerini ve dolayısıyla geleceğe karamsar bir şekilde baktıklarını gözlemledim.”
Adalete güvenleri mi sarsılmış?
Hangi gencin?
Göster bir genç, senin FETÖ’cüler için “Giyerim ha” dediğin cübbeyi, ben adalete ulaşamadığını iddia eden o genç için giyeyim, Bülent abi..
Ama lütfen, Canan Kaftancıoğlu benzeri, onun bunun anasına küfredip, sonra da “Bu ülkede adalet yok, geleceğimiz karartılıyor” diyen gençler olmasın..
Tayyip Erdoğan’ın annesine küfür ettiği için Canan Kaftancıoğlu’na verilen cezayı eleştirmek istiyorsan..
Çık yüreklice söyle..
Gençleri karıştırma işin içine..
Sarhoşları, domuz yiyicileri savunmak istiyorsan..
FETÖ’cüler için söylediğin gibi yarım bırakma, giy cübbeni, mahkeme salonlarında savun o ahlaksızları..
Bülent Abi’miz 19 Mayıs vesilesi ile önce M. Kemal’i anıp, sonra sazı elinden bırakmadan devam etmiş:
“Hepsinden önemlisi gençlerimizin fikirlerini özgürce ifade edebilecekleri bir iklim yaratılmalıdır. Hiçbir gencimiz düşüncelerini dile getirdiği için kaygı duymamalı, endişe gütmemelidir.”
Hangi genç, hangi fikrini ifade etmekten çekiniyor, bir göstersene Bülent Abi..