İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yalanı, AK Parti iktidarında suçların takibini de yapabilmek için sokaklara yerleştirilen MOBESE kameraları ile üç dakikada deşifre edilmedi mi?
Ekrem, kontrpiyede kalan kaleciler gibi, ağlara giden topu, sadece seyretmekle yetindi..
Oysa MOBESE kayıtları olmasaydı, bugün dahi tartışıyor olacaktık:
“Ekrem İmamoğlu, İngiliz elçisi ile İstanbullular kardan kapalı yollarda mahsur kaldığı saatlerde mi balık yedi? Yoksa kendisine iftira mı ediliyor?”
Ekrem İmamoğlu grubu bu olayı bile kendi hanelerine artı puan olarak yazdırıp, “Engelleniyoruz. Kıskançlıklarından, kar mahrumiyeti yaşanan tarihten bir ay önceki yemeği bile, yeni gibi gösteriyorlar.. Ekrem başkan çalışıyor.. Kıskananlar iftira atıyorlar” diyeceklerdi..
Bir başka örnek..
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 4 aydır elektriği kesik olduğu iddia edilen bir evi ziyaret edip, orda “Elektrikler kesik olduğu için, çocuklar ders çalışamıyorlar”açıklaması yapmıştı..
AK Parti iktidarındaki yenilikler sayesinde, o dairenin elektrik sarfiyatını ölçen akıllı sayaç devreye girdi ve CHP Genel Başkanı seviyesinde Türkiye’ye söylenen bir yalan, ifşa edildi..
Eğer akıllı sayaç ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 4 aydır elektriği kesik olduğu ileri sürülen evi ziyaret ettiği saatlerde, aslında o evde elektrik olduğu, ancak sigortaların indirilmesi sebebi ile ziyaret diliminde evde elektrik kesikmiş gibi görüntü verildiği ispat edilememiş olsa idi..
Bugün yine, CHP’nin o yalan bombardımanını doğru gibi kabul edip, “yazık ya.. Suriyelilere bile kucak açan AK Parti iktidarı, kendi vatandaşlarının elektriğinin 4 aydır kesilmesine hiç tınlamıyor bile..” edebiyatı eşliğinde, atı alanlar, Üsküdar’ı geçmiş olacaklardı..