İyi Parti’nin grup toplantısında, bir gün dolandırıcı çıkarılıyor, bir gün dayakçı..
Bir gün darbeci, bir gün sahtekar..
Son çıkarılan ise..
Tam evlere şenlik..
Bu ülkenin muhafazakar gazetecilerinin çok iyi tanıdığı Nazmi Bilgin..
“Komisyonda olduğum sürece başörtülülere kart verilmemesi için sonuna kadar direneceğim. Siz gelirseniz Komisyon’a, ihsas-ı rey bile olsa aleyhte oy kullanacağım. Oyumu açıklıyorum. Başörtülü biri lehine oy kullanmam”diyen Nazmi Bilgin, şimdi gazetecilerin hakkını savunuyor modunda, İyi Parti’nin muhafazakarlarına sesleniyor..
Nazmi bey uyanık..
İyi Partililerin karşısında da, geçmiş yıllarda sarfettiği şu cümleyi kuracak değil:
“Türban, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilkelerine aykırıdır. Bana göre, aşağı doğru uzatılmış bıyık ve sakalla başörtüsünün bir farkı yok. Bunların hepsine kart verilmesine karşıyım.”
Sadece başörtülülere değil..
Hıncı, düşmanlığı o kadar güçlü ki..
Genelde MHP ve İP tandanslıların uzattığı bıyığa da, dindarların sakalına da karşı..
Ama şimdi hacı Meral ablanın koruma ve gözetiminde, İyi Parti’nin grup toplantısında, Tayyip Erdoğan düşmanlığı yapıyor..
Çünkü Tayyip Erdoğan, Nazmi Bilgin’i, başörtülülere, bıyıklılara, sakallılara sarı basın kartı vermediği komisyonda karar verici olmaktan çıkardı..
Çünkü Tayyip Erdoğan, Nazmi Bilgin’i, Basın İlan Kurumu’nun Yönetim Kurulunda, şahsına yönelik eleştiride bulunan gazeteye ilan kesme cezası verdirme pozisyonundan çıkardı..
Düşünebiliyor musunuz?