Ali Tezel’i tanıyorsunuz..
Sosyal Güvenlik konusunda, ağzı laf yapan, hem de tecrübesi hayli geniş bir uzman kişilik..
Aslında piyasada, muhafazakar bir isim olarak da tanınırdı..
Ama ne hikmetse..
Bir dönemden sonra, AK Parti düşmanlığına soyundu.
Hangi konu olsa, uzmanı olduğu sosyal güvenlikteki birikimini de kullanarak, mevcut iktidarın aleyhinde abartılı yorumlar yapmaya başladı..
Yetmedi..
CHP’nin aile politikasını yönlendirmeye başladı..
Tam böylesi bir dönemde..
Kendi ailesi ile sorunlar yaşadığı ortaya çıktı..
Ailevi sorunlar, çizgi olarak Akit’in işi değil ama..
Siyasete soyunan bir isim, özellikle de aile konusunda başkalarına akıl vermeye kalkarken..
Kendisi, eşini döven bir kimlik olarak karşımıza çıkınca..
Haberini yaptık..
Eşi ile, hem boşanma davası..
Hem de şiddet kullanma eksenli davaları, bire bir gerçek..
Buna rağmen, gerçek verilerden hareketle hazırladığımız haber için, hem maddi ve hem de manevi tazminat davası açtı..
Dikkat buyrun.
Manevi tazminat sıklıkla karşılaştığımız bir davadır ama..
Maddi tazminat davası pek karşılaşmadığımız bir dava çeşididir.
Ali Bey, “Akit’in haberi üzerine, iş alanım daraldı” gerekçesi ile..
İsteyeceği manevi tazminata, maddi tazminatı da eklemiş, 10 bin TL ödenmesine karar verilmesini istemişti.
“10 bin TL, Ali Tezel için ne ki?” diyecesiniz..