“Son dönemde Doğan grubu onursal başkanı Aydın Doğan ve sahibi olduğu medya organlarıyla ilgili sık sık gündeme gelen eleştiriler Diyanet’te nasıl değerlendiriliyor? İşte Diyanet kaynaklarından yansıyan görüşler..” diye yazıma başlasam..
Ne dersiniz?
Devam etsem, “Diyanet rahatsız” desem..
Sonrasında da..
Dün Hürriyet gazetesinin 1. sayfasında “7 eleştiriye 7 yanıt” başlığı ile, devam sayfasında ise “Karargah rahatsız” başlığı ile verilen haberdeki gibi..
Onlar nasıl ki, TSK’da isim vermedikleri bir kaynağa dayalı olarak kendi kafalarındaki açıklamaları TSK’ya mal ederek yayınlamışlarsa..
Ben de aynı şekilde..
“Görüştüğüm Diyanet’teki yetkili, Doğan grubu medya organlarındaki çıplaklık konusunun çok vahim bir ahlaki sorun olduğunu, hatta bu müstehcen fotoğraflar sebebi ile birçok müslüman ülkede Hürriyet gazetesinin internet sitesinin ‘Porno yayın’ gibi engellendiğini belirttiler” desem..
Hürriyet’in yaptığı gibi, devam etsem:
“Görüştüğüm Diyanet yetkilisi, ‘Sadece müstehcenlik değil, medyaya intikal eden ‘kağıt üçkağıdı’ davası da çok vahim iddialar içeriyor.. Devlete az vergi ödemek için naylon şirket kurmak, haramdır.. Böyle bir yanlışı hiçbir müslüman kabul edemez’ dedi.”
Ama Diyanet’teki yetkilinin ismini gizlesem..
Hürriyet’teki arkadaşlar ne derler?