Akit aleyhine her haberi, büyük bir iştahla internet sitelerine koyan Odatv’den öğrendim.
Ankara Mimarlar Odası Başkanı Tezcan Karakuş Candan lehine, Akit aleyhine tazminat kararı verilmiş.
“Acaba kararı veren, hangi mahkeme?” diye merak ettim..
“Ankara 9. Asliye Hukuk Mahkemesi”ni görünce..
“Haaa, tamam.. Belliydi zaten” dedim..
Kısa süre önce de, CHP’li Umut Oran lehine, akit aleyhine benzer bir karara imza atmıştı, aynı hakim!..
“Ali Bey, bir hakim sizin aleyhinize karar verince, ‘Haaa, tamam’ diyorsunuz ama.. Kriter Akit aleyhine karar vermek mi? Kendinizde hiç hata aramıyor musunuz?” diyeceksiniz.
O zaman buyrun..
Kendimizi kusursuz gören bir önyargıya kapılmadan, objektif değerlendirme yapalım.
“Haaa, tamam.. Belliydi zaten” değerlendirmesi haklı mı, haksız mı görelim..
Bu Hakime Hanım, Oktay Ekşi’nin patronunu bile isyan ettiren..
Oktay Ekşi’nin Hürriyet’ten atılmasına sebep olan, AK Parti yönetimi ve Başbakan Tayyip Erdoğan için küstahça sarfettiği “Şimdi analarını bile satan işte o zihniyetin marifetlerini görüyoruz” sözleri için ne karar vermişti biliyor musunuz?
“Yazıda kullanılan ve kişilik haklarına saldırı oluşturduğu iddia edilen ifadeler yönünden yazı incelendiğinde, basın özgürlüğünün sadece lehte kabul edilen, zararsız ve ilgilenmeye değmez görünen haber ve düşünceler için değil, devletin veya toplumun bir bölümünün aleyhinde olan, onları rahatsız eden haber ve düşünceler için de uygulanması gerektiği AİHS, AİHM kararları ve Yargıtay içtihatlarıyla benimsenmiştir. Demokratik bir toplumda ifade özgürlüğü, yöneticilerin veya kamu makamlarının hoşuna gidecekleri söylemek hakkı değil, her türlü düşünceyi açıklama özgürlüğüdür. Düşünce ve düşünceleri ifade etme özgürlüğü, demokratik süreçte önemli bir yer tutmaktadır.”