Hani bir başkasından rivayetle dinlesek, “Acaba” diyeceğimiz kadar uç bir anlatım..
İstanbul kar altında kalmış.
Ana caddelerde arabalar mahsur kalmışlar..
Sosyal medyadan, henüz telefonunun şarjı bitmemiş olan sürücüler yardım çığlıkları ile inliyorlar..
Murat Ongun sosyal medyadan paylaşım yapıyor: “Trollere bakmayın.. Sorun yok. Sahadayız.”
Birkaç saat sonra, mahrumiyet daha da artıyor..
Kadınlar-çocuklar, yarım saatlik mesafe diye çıktıkları cadde üzerinde 6 saattir 5 metre gidememenin verdiği çaresizlik içinde ağlaşıyorlar..
Sahada olduğunu, sorun olmadığını, trollere aldanılmaması gerektiğini söyleyen İBB Sözcüsü Murat Ongun’un, bırakın “saha”yı, İstanbul’da bile olmadığı ortaya çıkıyor..
Daha vahimi..
İsviçre’de lüks kayak merkezlerinde tatil yaptığı ortaya çıkıyor..
Yanlış anlaşılmasın..
Dürüst bir insanın yapması gerektiği gibi, kendisi açıklamıyor, bu gerçeği..
Üçüncü kişiler ortaya çıkarıyor..
Ve ne yazık ki..
Böylesine rahat yalan söyleyen adamı, 25 yıldır Milli Görüş çizgisinde kadrolaştığı iddia edilen İBB’nin içinden bir çalışan değil, kendisi ile eskiden kanka olan bir gazeteci deşifre ediyor..
Sonrası mı?
İstanbul’daki kardan kapanan caddelerde arabalarını bırakıp, yaya olarak evlerine giden insanların mahrumiyeti 2 gün boyunca sürdüğü halde..
Murat Ongun, İstanbul’a dönme gereği de hissetmiyor..
15 gün boyunca, tatiline devam ediyor..
O tarihte eleştirimizi yapmıştık, ama..
Murat Ongun’un son açıklamaları, CHP’li belediyenin ne kadar fütursuz olduğunu, halka ne kadar sırtını döndüğünü net olarak gösterdi..
Murat Ongun, kayak tatilinden döndükten 2 ay sonra, lüks tatilin arka planını anlatıyor..
Daha doğrusu, dört dörtlük bir algı operasyonu ile sorulara cevap veriyormuşcasına, İstanbul halkının ağzına bir parmak bal sürüp, gerçekleri gizliyor..
Soruluyor kendisine:
“Geceliği en az 50 bin lira olan bir tatile çıktığınız söyleniyor.”