Ukrayna’nın NATO’ya usul usul yürümesi..
Rusya’nın, sınırımızın dibinde NATO üyesi, üsler istemiyorum demesi ve Ukrayna’ya saldırısı..
Ukrayna’dan sonra sıra bize mi geliyor diye korkan İsveç ve Finlandiya’nın, “Biz Avrupa’nın tepesindeyiz. Bize Türkiye ne yapabilir ki” boşvermişliği ile yıllardır PKK’ya destek verdiklerini unutup, isteyince sanki NATO’ya hemen girebilecekmiş gibi, askeri birlikteliğe müracaatı..
Türkiye içinde binbir dert ile uğraşan AK Parti iktidarının..
“Hoop kardeş.. Dolaşırsın, gezersin. Sonunda ayağıma gelirsin.. Düne kadar ‘PKK’ya destek çıkmayın’ derken, bize nanik yapıyordun değil mi.. şimdi de ben sana ‘nanik’ yapıyorum.. Haydi bakalım ikile.. NATO’ya girmenize izin vermiyorum” demesi ile birlikte..
Dünya karışıyor..
Düne kadar Türkiye’ye önem atfetmeyenler..
“Siz Osman Kavala’yı tahliye etmiyor musunuz, sizi Avrupa Konseyi’nden atalım da görün” diye tehdit edenler..
“S400 mü aldınız.. Size hakkettiğiniz, parasını verdiğiniz F35’leri vermeyelim de görün” diyenler..
Usul usul, hizaya dizilmeye başlamışlar..
“Yanlış anlamayın bizi.. Kötü bir niyetimiz yoktu. Size saygısızlık etmek diye bir tavrımız asla olamaz. Konuşalım.. Şu üç kuruşluk dünyada, konuşarak çözülmeyecek ne var ki?” moduna gelmişler..
Veeee. Dünyanın devleri Türkiye ile konuşmanın yollarını ararken..
İçimizdeki hainler kafayı çıkarıyorlar..
Kusura bakmasınlar.. İster CHP çizgisinden olsun.. İster İyi Parti çizgisinden olsun..
PKK’ya destek çıkan ülkelerin NATO’ya giriş isteğinde, kendilerine veto hakkımızın hatırlatılmasına sanki İsveçli imişler gibi.
Sanki Finlandiyalı imişler gibi.