İsrail Cumhurbaşkanı İsaac Herzog’un önümüzdeki günlerde Türkiye’ye gelecek olması ve Saadet Partisi’nin CHP ile ittifak yapması üzerinden üç kavramı masaya yatıralım..
Normalleşmek. Helalleşmek.
İttifak kurmak..
Sık sık konuşuyoruz ama.. Bu kavramların aslında kendi aralarında bir sıralaması olduğunu, ben de sıcak tartışma içinde farkettim..
İhtilaf yaşayan iki tarafın normalleşmesi, en alt seviyede bir barış..
Belki barış bile diyemezsiniz..
Normalleşiyorsunuz..
Merhaba, merhaba.. Hepsi o..
Bir sonrası yok.. Hakkınızı helal etmek yok.. Eski defteri tümü ile kapatmak yok.. Cezadan vazgeçmek yok.. Belki sarmaş dolaş olmak bile yok.
Bundan sonrası için, biribirimize çok sert bakışlar atmayalım modunda bir ilişki..
İsrail Cumhurbaşkanı Türkiye’ye gelirken, yaşanacak olanlar, işte bu kapsamda “normalleşme” ile sınırlı..
Bu açıdan AK Parti’yi eleştiren Saadetli kardeşlerimiz..
“Niye normalleşiyorsunuz” derken..
Düne kadar “Herkes ile kavgalıyız. Böyle dış politika olur mu?” diye eleştiri getirmemiş olsaydılar..
Ben de onlarla birlikte hareket ederdim.
“Ne gerek var, İsrail Cumhurbaşkanı’nı ağırlıyorsunuz” derdim..
Hatta şimdi. Saadet Partili kardeşlerimizin kuyruğuna takılmadan.. Yine bu söylemi dillendiririm.