Hakkında FETÖ’ye yardım suçlaması ile iddianame düzenlenen Emin Çölaşan lehine şahitlik yapan yapana..
“Olmaz, mümkün değil. FETÖ’ye Çölaşan gibi birisinin yardım ettiği nasıl iddia edilir” diyen diyene..
Biz bir-iki yazdık ama..
Nefesimiz yetmedi.
Kalemimiz eksik kaldı.
Neyse ki..
Bizzat Emin Çölaşan’ın kendisi yetişti imdadımıza..
Bakın, Emin Çölaşan, sadece FETÖ’ye değil..
Kendi anlattıkları ile sadece Ergenekon’a değil..
12 Eylül darbecilerine de, nasıl yardım etmiş.
Darbecilerin dümen suyunda, gencecik insanların idam edilmesini normalleştirmek için neler yapmış, birlikte okuyalım..
10 Aralık 1980’de Milliyet gazetesinde yazıyor, darbecilerin izni ile girdiği Mamak Cezaevi’nden izlenimlerini aktarıyor, Emin Çölaşan..
İzlenimlerin aktarıldığı yazının başlığı şu:
“Mamak’ta şimdi pişmanlık hakim..”
Pişmanlık hakim ise..
Benim bir itirazım olmaz..
Ama..
Yaşı küçülterek idam edilecek Erdal Eren’in cezasının infazına, kamuoyundan itiraz gelmemesi için gündem oluşturulmaya çalışılıyorsa..
Bunu da gözler önüne sermek gerekir..
Nereden mi çıkartıyorum, Erdal Eren’in idam edilmesine itiraz gelmemesi için kamuoyunun hazırlandığını..
Emin Çölaşan, o tarihte kendisi yazıyor:
“Tutuklulardan çoğu kendilerinin yanıltıldıklarından ve aldatıldıklarından söz ediyor.. ‘Yoksa bu duruma gelmezdik’ diyorlar..”
Yani, “Cezaevindeki herkes suçlu” denilmek isteniyor..
Düşünün.
12 Eylül 1980’de darbe yapılmış..
Bu yazı, 12 Aralık 1980’de kaleme alınıyor.
Yani henüz daha üç ay olmuş..
Ama Emin Çölaşan’ın kaleminden, darbeciler aklanıp, cezaevine tıkılanların hepsi suçlu ilan ediliyor..
“Pişmanız” diyorlar ya..
Artık devamı gelecektir.
Nitekim, o yazının yayınlanmasının ertesi günü, Erdal Eren idam edilmiş..
Bu noktaya döneceğim..