Meşhur psikolog, televizyon programcısı Prof. Dr.Üstün Dökmen, Cumhuriyet gazetesinde ‘Işık Körlüğü’ adında bir yazı yazmış. Yazıda: “Güçlü, göz kamaştırıcı gözüken bir kişi, karşısında bazı insanların cazibeye kapılarak adeta donup kalmaları, onun dışındaki her şeyi ikinci plana atmaları, ‘Işık körlüğü’ olarak tanımlanabilir.” diyor. Işık körlüğünün toplumların gelişememesinde önemli etkenlerden biri olduğunu söylüyor.
Ve ışık körlüğünün temeline iniyor: “Işık körlüğünün temel nedeni, az veriyle düşünme alışkanlığı edinmiş olmak ve pozitif bilim mantığından habersiz bulunmaktır.”
Buraya kadar güzel. İtirazımız yazının kalan kısmına, çünkü Dökmen yazının devamında sözü siyasete daha doğrusu, Tayyip Erdoğan ilgisine getiriyor:
“ ‘Benim annem dünyanın en iyi annesidir, babam da herkesi döver’ düşüncesi, çocuklar için doğal kabul edilebilir, ancak bu düşünme şekli ileri yaşlarda patolojiktir.” “Patoloji”, yani hastalıktır diyor. Yani, Tayyip Erdoğan’a sevgilerini gösterirken abartılı örnekler verenlere “hastalar” diyor.
“Tarihten bugüne pek çok kişi, seçtiği bir liderin gelmiş geçmiş en güçlü, en kahraman, en iyi insan olduğunu düşündü. Körlüklerin en...