Fransız şair Jules Laforgue henüz televizyon, tablet ve akıllı telefonlar yokken, ta 1880’de şöyle diyor: Modern dünya sessizliğin yok edilmesine yönelik bir komplo peşinde.”
İşitme duyusunu kaybetmemiş her metropol sakini, her Allah’ın günü şaire hak verecek örneklerle karşılaşıyordur eminim.
Günlük hayatın içinde en rahatsız olduğum durumlardan biridir, bu komplo!
Hem de en az, keşmekeşe dönmüş trafik ve kaldırıma taşmış dükkanlar kadar…
Mesela geçen gün Türkiye’nin her yerinde şubesi bulunan bir kitapçıda bir kitap karıştırıyordum… Kitap, Mazlum Beyhan çevirisi bir Rus klasiği… Tam bir kuyumcu dikkat ve rikkatiyle yapılmış çeviriden ayak üstü tadacaktım ki bir gürültü bombardımanı başladı hoparlörden. Şu son dönemde moda olan hip- hop/rap tarzı şarkılardan biri... Fakat şarkının ses seviyesi hem çok yüksek, hem de sözleri birbirinden arsız argo ifadelerle dolu… Düşünün burası bir kitapçı… Belki de huşu dolu sessizliğin en çok yakışacağı yerlerden biri. İnsanlar kitap incelemeye, almaya geliyorlar buraya ama sessizlik içinde istediklerini yapmalarına fırsat verilmiyor.
Böyle bir saldırıya rağmen, edebiyatın sıcak bahçelerinde kalmaya devam edecek kimse var mıdır? Bilmiyorum…