Geçen gün İsmet Özel’in doğum günüydü. Sosyal medyada hakkında yığınla paylaşım yapıldı. İçinde bulunduğumuz durumu kavramak isteyenler için bu paylaşımların tonu, kıvamı ipucu işlevi görebilir. Bende işe yaradı. İçinde bulunduğum gerçekliği yeniden idrak etme fırsatı buldum.
Özel hakkında yapılan paylaşımlarda edebiyatın ve sosyal medya dilinin bütün abartı sanatlarının kullanılmış olması beni şaşırtmadı açıkçası. Bu dili zaten biliyorum. Bu dili tanıyorum. Sık sık karşılaşıyorum. Bu dil bizim bir gerçeğimiz…
Bu dil sadece Özel söz konusu olduğunda mübalağaya soyunmuyor. Bu dil hemen hemen temas ettiği her şeyi böyle ele alıyor zaten. Yüceltmeden, göklere çıkartmadan ve yücelttiği şeyi “diğerlerini” ezmek için bir aparata dönüştürmeden de var olamıyor.
****
Bu dilin dinle, siyasetle, tarihle, düşünce ile teması da aşağı yukarı bu minvalde gerçekleşiyor. Çünkü bu bir dil olmanın ötesinde zihinsel bir durum. Olayları ve hayatı okuma biçimi. Bir yaşam tarzı.
Rasyonellikten uzak tabii! Bu tek başına her şeye yetecek bir kusur...