Bugün toplumun tepkisi sayesinde akim kalmış
olan 15 Temmuz darbe girişiminin yıldönümü.
Başarıya ulaşmadığına şükrettiğimiz darbenin savuşturulmuş olmasına
herkes gibi sevinirken, bir kez daha hepimize geçmiş olsun
diyorum.
İktidar blokunun (AKP- MHP) olayları yanlış okuyan, bu yanlışları
düzenlediği törenlere ve hatta Meclis konuşmalarının kısıtlanmasına
kadar taşıyan tutumu darbe karşısındaki tavrımızı ve toplumun bütün
kesimleriyle ona karşı durmasına desteğimizi
etkilememelidir.
Aynı şekilde darbe karşısındaki net tavrımız, kamuoyunun çok yaygın
bir bölümünün yanıtını bulmaya çalıştığı soruları ve tereddütleri
görmezden gelmemize de neden olmamalı.
Fethullah Gülen’in, yollar ayrıldıktan sonra,
FETÖ’ye dönüşen örgütü ile AKP’nin yıllar süren kol kola yol
arkadaşlığını görmezden gelerek, Türkiye’de 15 Temmuz darbesiyle
ilgili sağlıklı bir tanıda bulunabilmek mümkün
değildir.
Bu, çok meşum sonuçlar verdiği sonradan herkesçe görülecek olan,
yol arkadaşlığı olmasaydı, 15 Temmuz girişiminin de olamayacağı çok
yazıldı çizildi.
***
Bugün eldeki
veriler, “eğer iktidarın
göz yumması olmasaydı, 15 Temmuz darbe
teşebbüsü de
olamazdı” diyenleri
doğrulamaktadır.
Kısaca görelim: