Anayasa Mahkemesi’nin Enis Berberoğlu hakkında verdiği karar, anayasal denetim sorununu yeniden tartışma konusu haline getirdi.
Bu vesiyle ile bir kere daha görüldü ki demokrasinin denge ve denetleme kurum ve kavramlarının hepsine olduğu gibi, anayasal denetim kavramına ve bunu gerçekleştiren organ olan, değişik adlar altında anılan anayasa mahkemelerine iyice Fransız kalmakta olan sağ, bir kez daha çağ dışına düşmüştür. Hatta bu arada, “atanmışlar-seçilmişler” gibi geçersizliği kanıtlanmış tartışmalar da ısıtılıp yeniden servise konulmuştur.
Demokrasi kavramının yalnızca kutsal milli irade kavramına dayandığı dönemlerde, günün birinde anayasal denetim kurumuna ihtiyaç duyulacağı düşünülemezdi. Düşünülememesi de son derecede normaldi, çünkü milli iradenin demokrasiyle çatışması, düşlenmesi bile olanaksız bir olasılıktı.