Geçen yıl aramızdan ayrılan Yiğit
Okur bütün yapıtları gibi, keskin mizahını
yansıtan “Deniz Taşları” adlı romanında, İngiliz tarihçi Henry
Henry’ye şunları söyletir:
- Tarihi olayların gerçek yüzünü kimse tam olarak bilemez. Tarihi
gerçeği olsa olsa casuslar bilir.
Kimi zaman bir tarihi olayla ilgili yazılanları okurken “acaba
gerçek böyle mi” dediğimi, tarihte kahramanlarla kalpazanların çoğu
kez birbirine karıştırıldığı kuşkusunu taşıdığımı söylemeliyim.
Herkesin dilinde dolaşan kimi olayların hiç de nakledildiği şekilde
olmadığı da bilinir.
Yakın tarihimizde, bunun çarpıcı örneklerinden biri de, 2001
ekonomik krizinin patlak verme nedeninin, 19 Şubat 2001 günkü MGK
toplantısında dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer’in, Başbakan Bülent
Ecevit’e anayasa kitapçığı fırlatması olduğunun basının
çoğunluğu ve kamuoyunun önemli bölümü tarafından gerçek olarak
kabul edilmesidir.
Oysa olaylar, rakamlar söz konusu toplantıdan önce belirtileri
görülmüş olan krizin nedeninin anayasa kitapçığı fırlatma fiiliyle
bir ilgisi olmadığını açık biçimde göstermektedir. Ama masal seven
toplumlar, tarihi de masala çevirmeye bayılırlar.
*** Pazar günü yayımlanan Sözcü’de Emin Özgönül, eski Cumhurbaşkanı ile yaptığı söyleşide, Sayın Ahmet Necdet Sezer’in Bülent Ecevit’in başbakan iken, kendisini iki kez Cumhurbaşkanlığı Köşkü’nde ziyaret ederek, eski başkanı olduğu Anayasa Mahkemesi üyelerini Fazilet Partisi hakkında açılmış davada kapatma kararı vermemeleri için ikna etmesini rica ettiğini, kendisinin bu isteği her defasında geri çevirdiğini ve Bülent Bey ile aralarının bu yüzden b...