Referandum kampanyası bütün hızıyla ve beklendiği gibi sürüyor.
Eşit koşullar altında ve özgür ortamda geçmeyen bir yarışma olacağı
zaten tahmin ediliyordu. Öyle de oluyor!
Şimdilik işin tek sevinilecek yanı, içeride toplumsal gerginliğin
vahim boyutlara tırmanmamış olması. Eğri oturup doğru konuşalım, bu
sonucu da, ana muhalefetin tutumuna borçluyuz.
AKP’nin ötekileştirici, dışlayıcı, her yerde düşman yaratıcı
kışkırtmalarına karşılık, muhalefet sağduyulu bir davranışla
tahriklere kapılmıyor, düşman yaratma çabalarını sürekli boşa
çıkarıyor.
AKP’nin düşman yaratma uğraşlarıyla güçlendirmeye çalıştığı asık
suratlı nobran “evet”ini, CHP düşman oluşturmayı reddeden
güler yüzlü bir “hayır”la yanıtlıyor.
Stratejisini zorunlu “düşman” üzerine oturtmuş olan ve
devletin dizginlerini elinde tutan AKP’nin tırmanışı sağlamak
amacıyla kışkırtmalara başvurması tehlikesine karşı uyanık ve her
türlü provokasyon karşısında sağduyulu olmak zorunlu.
İçeride, düşman hedefler yaratmakta istediği başarıyı
sağlayamayanlar, dışarıda düşman üstüne düşman yaratmakta güçlük
çekmiyorlar.
***
Şu anda bütün komşularımız ve müttefiklerimiz ile ciddi
karşıtlıklarımız var, Suriye’de savaşıyoruz.
Bölgede Cumhuriyet tarihimizin hiçbir döneminde duçar olmadığımız
bir duruma düşmüş bulunuyoruz. Birbirine zıt güçlerin hemen
hepsinin, üstünde tartışmasız birleştikleri tek nokta Ankara’yı
bölgede etkisiz ve hareketsiz kılmak.
Amerika’sı
Rusya’sı, Esad’ı, Barzani’si,
PYD’si, hep birlikte Türkiye’nin kırmızı çizgileri üzerinde horon
tepiyorlar. Doğusu ile batısı ile müttefiki ile rakibi ile kim
olursa olsun herkes ile ihtilaf halindeyiz. Bir zamanların altın
diyarı Avrupa artık düşmandır.