Perşembe akşamı TV’de “Fethullahçı terör örgütü” haberini
izlerken dalıp gittim.
Çocukluğumda, “komünist” vardı.
Komünist günahın, vatana ihanetin, velhasıl bütün kötülüklerin
simgesiydi.
Komünist, kaynağını Osmanlı’nın geleneksel düşmanı Çarlık
Rusyası’ndan alan Moskoflukla kol kola gider, bu sıfatlardan birisi
öbürünü şeddelemekte kullanılırdı.
Gerçi, Kurtuluş Savaşı sırasında Mustafa Kemal - Lenin ittifakı
ile, Moskof komünistleri Türkiye’ye para ve silah yardımında
bulunmuşlardı ve kısa bir süre için Bolşeviklik pek revaçta olmuş,
hatta devlet öncülüğünde komünist parti bile kurulmuştu.
Daha sonraları, bu zihniyeti tek parti döneminin ünlü Ankara Valisi
Nevzat Tandoğan şu sözlerle dile getirecekti:
- Memlekete komünizm gerekirse onu da biz getiririz.
Memlekete komünizm gerekmedi, hatta kısa süre içinde bütün
kötülüklerin anası olarak görüldü. Oraya buraya “Komünizm her
görüldüğü yerde ezilmelidir” yazıldı.