Salı günü, Bülent Ecevit’in o sırada
cumhurbaşkanı olan eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet
Necdet Sezer’den Fazilet Partisi’nin kapatılmaması için
yüksek yargı üyelerine telkinde bulunması talebini ve FP ile ilgili
verilen kapatma kararı ile daha sonra AKP ile ilgili olarak aynı
gerekçeyle (laiklik karşıtı faaliyetlerin odağı olmak) verilen
kapatmama kararlarını irdelemiş, ardından da şu soruyu
sormuştum:
- Anayasa Mahkemeleri ne işe yararlar?
2. Dünya Savaşı öncesi ve sırasında yaşanan çok acı olayların da
etkisiyle halkın desteğiyle sandıktan çıkan ve milli iradenin
temsilcisi konumunda bulunan parlamentoların icraatlarının
anayasaya ve demokrasinin temel ilke ve kurallarına uygunluklarının
denetlenmesi kavramı demokrasilerin gündemine oturdu ve her yerde
hızla yaşama geçmeye başladı. Dünya siyasal yaşamında görece yeni
bir kavram olan anayasal denetim artık çağdaş demokrasilerin onsuz
olmazlarından biri haline gelmiştir.
Anayasa mahkemeleri, milli iradenin oluşturduğu, parlamentonun
icraatının anayasaya uygun olup olmadığını kontrol ederken, buna
aykırı davranan iktidarı oluşturan partilerin kapatılması,
üyelerinin süreli olarak siyasetten yasaklanması gibi yetkilerle de
donatılmışlardır.
*** Parti kapatma ve siyaset yasağı
çoğu ülkede vardır ve örneğin Almanya’da birden fazla kez de
uygulanmıştır. Fransa’da ise parti kapatmak için anayasa mahkemesi
kararına bile gerek duyulmamakta ve sanki söz konusu olan bir
dernekmişçesine asliye mahkemesi kararı yetmektedir.
Ancak burada bir noktayı da unutmamak gerekir. Şimdiye dek hiçbir
ülkede, hiçbir mahkeme iktidar olan partiyi kapatma kararı
almamıştır. Oysa partinin eylemlerinin tehdit oluşturması asıl
iktidar olması halinde söz konusudur.