24 Kasım Öğretmenler Günü’nde gazetelerde, cesetleri
Yunanistan’ın Midilli Adası sahiline vurmuş beş kişilik bir ailenin
öyküsü vardı. Baba fizik öğretmeni Hüseyin Maden,
anne anasınıfı öğretmeni Nur Maden, FETÖ
soruşturmasından işten çıkarılmışlar ve mal varlıklarına da el
konmuş, böylelikle hep birlikte beyaz ölüme mahkûm olmuşlar. Çareyi
de çocuklar Nadire, Bahar ve
Feridun Maden ile birlikte, ailecek Yunanistan’a
kaçmakta bulmuşlar, kaçarken de boğulmuşlardı.
Olay neresinden bakılırsa bakılsın trajiktir.
Hüseyin ve Nur Maden’in Fethullah
Gülen ile ilişkilerinin ne olduğunu, haklarında
kesinleşmiş bir yargı kararı olmadığı için bilmiyorum.
Bildiğim bir şey varsa o da dünkü Cumhuriyet’in manşetinde de
belirtildiği gibi, OHAL sonrasında on binlerce kamu görevlisinin
FETÖ bahanesiyle işten atıldıkları, büyük bölümü solcu sendikalara
üye, FETÖ ile alakası bulunmayan bu kişilere her türlü yargı
yolunun kapatıldığı, tek umutları olan OHAL Komisyonu’nun da
elindeki on binlerce dosyaya bakmak üzere toplanamadığından, hiçbir
işe yaramadığıdır.
Cumhuriyet’in dünkü manşetinde sözü edilen, OHAL döneminin KHK
yoluyla tasfiyelerinin dökümü şöyle: Atılan kamu görevlisi, 124
bin.
Atılan subay ve astsubay, 7 bin 200. Atılan öğretmen, 60 bin 532.
Uzaklaştırılan öğretim üyesi, 4 bin 93. Görevden alınan hâkim ve
savcı, 4 bin 238.
Cumhuriyet’in dünkü manşetinde belirtildiği gibi bunların çoğunun
FETÖ ile ilgisi olmadığı biliniyor.
*** Bu arada, Fethullah Gülen ile yakın ilişkileri bilinenler muteber kişiler olarak, ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlar ve hatta ba...