Türkiye’nin dört bir yanında birçok kişi çocukluktan delikanlılığa yönelmekte olan genç Berkay’ın şu tümcesini umutla, şevkle yineliyor:
- Her şey çok güzel olacak!
Berkay, seçim kampanyasında kendilerine seslenmekte olan Ekrem İmamoğlu’nun otobüsüne gülerek bağırmış:
- Her şey çok güzel olacak Ekrem Ağabey!
Ekrem Abi, bunu duymuş, bütün Türkiye’ye de duyurmuş. Halk benimsemiş, esnaf benimsemiş, sanatçılar benimsemiş, spor kulübü divan üyeleri benimsemiş.
Şimdi her yerde herkes aynı sloganı söylüyor:
- Her şey çok güzel olacak!..
- Her şey çok güzel olacak!..
- Her şey çok güzel olacak!..
Gencecik bir delikanlının masum, heyecan dolu morali herkesi sarıyor.
Toplumun da böyle bir morale ihtiyacı vardı, iyi oldu. Çünkü aynı zamanda artık her şey çok daha da güç olacak. CHP için çalışmış olan reklamcı Ateş İlyas Başsoy, bu noktaya dikkati çekip uyarıyor:
- Aman dikkat, her şey çok güç olacak, makara yarıştırmanın zamanı değil.
Ve ekliyor:
- Toplumun öbür yarısını çok büyük bir haksızlık olduğuna ikna etmek için çok çalışmak gerek.
***
Uyarı yerinde. Gerçekten 23 Haziran’a giden yol büyük güçlüklerle dolu. 23 Haziran’da daha da büyük güçlüklerle karşılaşılacağından kimsenin kuşkusu olmasın!
Daha şimdiden belli oldu, milli iradeyi ayaklar altına alanlar, planlarını “oylarımız çalındı!” kurgusu üstüne bina etmeye çalışacaklar. Bu yönde ellerinde herhangi bir kanıt olmadığı için de (olsaydı YSK’ye güle oynaya ibraz ederlerdi) herhangi bir delil ileri süremeyecek, ama çok ustası oldukları algı oluşturma yöntemlerine başvuracaklardır. Buna karşı, bıkmadan usanmadan, sabırla, dirençle mücadele etmek ve çalınan oy falan olmadığını anlatmak gerek. Ateş İlyas Bey’in de belirttiği gibi, toplumun öbür yüzde ellisini ikna et...