Ali Sirmen Cumhuriyet Gazetesi

‘Köprü altı boy boy öpsün seni kovboy’

Televizyon programında, iki büyükelçi, Uluç Özilker ile Murat Bilhan, Avrupa ile son gerginliği, gayet yetkin bir biçimde irdelerken siyasilerimizin uluslararası ilişkilerde kullandıkları dili çok...

18 Mart 2017 | 691 okunma

Televizyon programında, iki büyükelçi, Uluç Özilker ile Murat Bilhan, Avrupa ile son gerginliği, gayet yetkin bir biçimde irdelerken siyasilerimizin uluslararası ilişkilerde kullandıkları dili çok yadırgadıklarını da belli ediyorlar. 
Gerçekten siyasilerimiz, konuşmaya başlayınca kristal mağazasına girmiş fil misali kırıp dökmedik şey bırakmıyorlar. Son kriz sırasında da Hollanda ve Almanya’nın bakanları, başbakanları devletlularımızın söylemlerinden nasiplerini aldılar, ne Nazilikleri kaldı ne faşistlikleri... Bakanlar içinde diplomasi diline en aşina olması gereken Mevlüt Çavuşoğlu Türkiye’deki insan hakları uygulamalarıyla ilgili olarak, hoşuna gitmeyen soru soran Alman gazeteciye şu özlü yanıtı verdi: - 
Bullshit! 
Öyle görünüyor ki yakında siyasilerimiz diplomatik dillerini daha ilerleterek öfkelerinin hedef tahtasına yerleştirdikleri yabancı devlet adamlarına tekerleme haline getirilmiş şöyle “diplomatik hitaplarda!” bulunacaklardır: 
- Köprü altı boy boy/ öpsün seni Türk kovboy... 
Ya da, kızdıkları bir ülkenin devlet adamına şöyle yanıt verebilirler:
- Onu öyle demezler/ peynir ekmek yemezler/ ben de seni tepelemezsem/ bana da adam demezler.

***

Halkın nabzını çok iyi tutmakla övünen siyasilerimiz “monşer” olarak niteledikleri diplomatlarımızı iyice şaşırtan, ama seçmenin kültürüne daha uygun düşen bu tür “diplomasi dili!”ni kullanmakta, nasıl olsa dış politikamızın esas muhatabı yabancı ülkeler değil, kahvedeki “bilge!” olduğundan beis görmüyorlar. 
Diplomatın şaştığı, devlet adamının ayıpladığı aklı başında kişilerin alaya aldığı bu diplomatik dili eleştirenlere, onu geliştirenler kahkahayla gülmekte ve “Bizim Hollanda ile Almanya’ya seslenir görünürken aslında mahalle kahvesindeki seçmeni hedef aldığımızı hâlâ anlamamışlar. Oysa biz dışarıdahayali düşmanlar yaratırken, kahvedeki seçmen sayesinde amacımıza ulaştık” diyerek, bildikleri yolda yürümeyi sürdürmekteler. 
Haklı olabilirlerdi, mahalle kahvesine yönelik diplomasinin bedeli çok ağır olmasaydı eğer. 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İyi insan 19 Mart 2024 | 669 Okunma Laiklik nedir? 06 Mart 2024 | 220 Okunma Yıldönümü 03 Mart 2024 | 121 Okunma Aslında biliyorlar 01 Mart 2024 | 88 Okunma Vatan nöbeti 27 Şubat 2024 | 301 Okunma