Eski ve yeni cumhurbaşkanları arasındaki gerginlik tırmanacak
gibi görünüyor.
Eskiden “Beraber yürüdük biz bu yollarda/ Beraber ıslandık yağan
yağmurda”yı birlikte söyleyen iki yoldaş şimdi “Hayata beraber
başladığımız dostlarla da/ Yollar ayrıldı bir bir”i terennüm
etmekteler.
Bu aşamada iki eski yoldaşın üslupları arasında büyük bir farklılık
gözleniyor.
Selef, halefini doğrudan karşısına almamak için elinden gelen özeni
gösterirken halef, selefine kafadan dalmakta beis görmüyor.
Abdullah Bey, “Tayyip kardeşi”ni açıkça karşısına
almamak konusunda zaten her zaman dikkatliydi, tutum değiştiren,
isim vermeden de olsa eski Cumhurbaşkanı’nı, Kemal
Kılıçdaroğlu’nun kayığına binmekle suçlayan yeni
Cumhurbaşkanı’dır.
Halefin de, selefin de davranışları AKP tabanına yöneliktir.
Gerginlik politikasının, kavganın tırmanmasının AKP tabanı
açısından kendi işine daha çok yarayacağını düşünüyor görünen
Tayyip Bey, çok büyük bir sürpriz olmazsa ipleri
germeyi sürdürecek.
Daha şimdiden birçok senaryodan söz ediliyor.
*** Söz konusu edilen senaryolardan
biri de Abdullah Gül’ün, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Tayyip
Erdoğan’ın karşısına aday olarak çıkması.
Abdullah Gül’ün “Tayyip Bey’e hayır” cephesinin adayı olarak
çıkabilmesi halinde şansının hiç de yabana atılır türden olmayacağı
kesindir.
“Hayır Cephesi”nin ortak aday olarak Abdullah Bey üzerinde
birleştiği bir mücadeleden Tayyip Bey’in zaferle çıkabilmesi için
bütün AKP tabanının desteğini tek f...