Zeytin Dalı harekâtı 36. gününde öngörüldüğü şekilde sürüyor, kimilerinin operasyonların beklenenden yavaş ilerlediği konusundaki çıkışlarına karşılık arazinin durumunu akıldan uzak tutmamak gerek.
Normal seyrinde devam eden Zeytin Dalı harekâtının sonrasında neler olabileceği konusunda, Suriye ile ilgili her konuda olduğu gibi, bir açıklık yok. O kadar çok güç, işin içine karışmış, o kadar çok karşıt çıkar birbirleriyle iç içe girip çözülmez bir yumak oluşturmuş durumda ki, Afrin’de ve Afrin ertesinde İdlib’de neler olacağını şimdiden kestirmek güç. Hele hele Ankara’nın tüm ısrarlı kararlılık açıklamalarına karşın Membiç’te olayların nasıl bir seyir izleyeceğini kestirmek gerçekten daha da zor. Şu sırada kimin eli kimin cebinde, kim kiminle ittifak, kim kiminle ihtilaf halinde söylemek de kolay değil, karşıtlıklar keskinleşirken bir de bakıyorsunuz ki, çözülmeye başlamış, ittifaklar da kurulurken dağılmaya...
Suriye cehennemi sürecinin başından bu yana hata üzerine hata yapan ve bir ara “bataklıktaki en yalnız adam” konumuna düşen Erdoğan Türkiyesi, son zamanlarda, bu korkunç yalnızlıktan bir ölçüde de olsa kurtulma çabası içinde.
***
Ama herkesin karmaşık hesaplarla sürekli pozisyon değiştirdiği bir ortamda, şu anda hem ABD, hem de Rusya ile karşılıklı diyalog kapılarını açık tutmaya çalışan Ankara’nın, her an en beklemediği taraftan gelecek yeni bir sürprizle karşılaşması mümkün.
Herkesin doğallıkla kendi çıkarının hesabında olduğu bu kaotik ortamda, ilk bakışta biraz garip bile görünse, Türkiye ile çıkar ortaklığı halinde olan tek güç Esad. Burada Esad derken anlaşılması gereken Şam’daki merkezi otorite. Bugün Suriye’nin toprak bütünlüğünün savunucusu Şam’daki otorite Beşşar Esad’dır. Ama yarın yerine başka bi...