İYİ Parti pazartesi günü beklenen kararını açıkladı. Parti genel idare kurulu 34’e 11 oyla seçimlere “özbaşına” girmeye karar verdi. Meral Akşener de kendisini ziyarete gelen Özgür Özel’e seçimde işbirliğini yapmayacaklarını, 81 ilin hepsinde aday göstereceklerini açıkladı. İYİ Parti yönetiminin zaten işbirliğine yatkın olmadığı bilinmekteydi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İYİ Parti’ye kararları ne olursa olsun saygıyla karşıladıklarını, tabandan işbirliğini yaymak istediklerini belirtmiş ve böylelikle ittifak kapısını açık bırakmıştır. Ancak bu saatten sonra artık ittifakın yeniden canlandırılması mümkün görünmüyor.
İYİ Parti’ye yakın çevreler, parti üyelerinin yüzde 64’ünün ittifaktan yana olduğunu açıklıyorlar. Bu durumda CHP yönetimi İYİ Parti’yle ilişkileri iyi tutmaya çalışmakta, tabandan işbirliğini güçleştirecek herhangi bir davranışın önüne geçmek için özen göstermektedir.
Meral Akşener’in GİK’in önerisine uygun kararı kuşkusuz hem partisi için hem de kendisi için olumsuz sonuç verecektir. Bu karar en çok AKP ve Tayyip Erdoğan’ın işine yarayacaktır.
Kampanyanın ilerlemiş aşamalarında Meral Hanım’ın CHP karşısındaki tonunu sertleştirmesi halinde Özgür Özel’in yine de tabandan işbirliğini bozmayacak çizgiyi sürdürmesi bekleniyor. Siyasi gözlemciler mayıs genel seçimlerinin kaybedilmesinde masayı terk edişiyle büyük katkısı olan Meral Hanım’ın bu seçimlerde de kendi açısından çıkmaza soktuğu görüşünde anlaşmaktadırlar. Meral Akşener’in bundan sonraki bütün çabasının CHP’ye kaybettirmek, Tayyip Erdoğan’a ise kazandırmak yönünde yoğunlaşacağını söylemektedirler.
Bir zamanlar AKP’ye karşı demokrasi ittifakının başını çekenlerden olan Meral Hanım’ın gerçekten bu seçimlerde oyunun azalacağını ve İYİ Parti’nin merkez sağda demokrasi cephesini güçlendirecek oluşumu sağlayacağını umut etmekteydi herkes. İYİ Parti genel başkanının 6’lı masayı terk etmesinden sonra durum tam tersine dönmüştür.