William Sydney Porter, çiçeği burnunda bir âşık, aklı bir karış havada bir delikanlıyken, çalıştığı bankada zimmetine para geçirmekten eyalet hapishanesini boylayıp orada hepsi birbirinden ilginç kişileri tanımasa, O’Henry adıyla 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başı Amerikan yazınının en önde gelen öykücülerinden biri olabilir miydi?