CHP’nin TBMM’nin olağanüstü oturumunda verdiği terör ile ilgili Meclis Araştırma Önergesi AKP ve MHP’nin oylarıyla reddedildi.
Teröre karşı mücadeleyi, ortak noktaları ilan eden iki partinin, terörün nedenlerinin Yüce Meclis tarafından araştırılıp, aydınlatılması karşısında oluşturdukları bu koalisyon, asıl ortaklığın gerçek niteliğini gizlemeye yönelik olsa gerek.
Tüm amaç, MHP’nin şeytan ilan ettiği, AKP’nin ise tek başına iktidarı kaybetmesinin en büyük sorumlusu olarak gördüğü, metazori erken seçimde de baraj altında bırakmaya çalıştığı HDP’yi, terör odağı olarak göstermek, bu yolla tasfiye etmektir.
Dün burada HDP’nin kapatılmasının amaçlandığı, bunun da siyasi açıdan kötü sonuçlar doğuracak bir yanlış olduğunu anlatmaya çalışmıştım.
Peki, HDP’nin Anayasa Mahkemesi tarafından terörün odağı olduğu gerekçesiyle kapatılması konusunda hukuki açıdan neler söylenebilir?
Hemen belirtelim ki, bugüne kadar 24 parti kapatma kararı veren Anayasa Mahkemesi (AYM), bu konuda çekingen davranmayan bir kuruluştur.
***
Bununla birlikte AKP’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu savıyla 2008’de açılan davada mahkeme, daha önce Refah Partisi ile ilgili olarak verdiği kapatma kararı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı görülmediği halde, tutum değiştirmiş ve kapatma yoluna gitmemiştir.
AYM’nin bu son içtihadına karşın, terör eylemleriyle veya örgütleriyle ilişkisi saptanan bir parti hakkında kapatma kararı vermesi hukuki uygulama olarak yine de şaşırtıcı olmayacaktır.
AYM’nin verebileceği böyle bir kararın, AİHM normlarına da aykırı olduğu söylenemez.