1962 yılının o ilkbahar gününde, İstanbul Hukuk Fakültesi’nin
anfisinde çıt çıkmıyordu.
Sessizliği Prof. Dr. Halit Kemal Elbir’in şu
sözleri bozdu:
-Siyasette ünlü bir söz vardır, ‘yalnız ölüler dönmez’ derler.
Hoca bu tümceyle, 147’ler olayı diye adlandırılan operasyonla
uzaklaştırıldığı üniversiteye dönüşünü bildiriyordu.
27 Mayıs hareketinin yürüttüğü ve kanıtlanmamış, yalan yanlış
söylentilere dayanarak, çeşitli nedenlerle 147 öğretim üyesinin 28
Ekim 1960’da Milli Birlik Komitesi kararıyla, üniversitedeki
görevlerinden uzaklaştırılması olayı, siyasal yaşamımızın
densizliklerinden biriydi. Neyse ki 1.5 yıl sonra bu saçmalık
onarıldı ve uzaklaştırılanlar kürsülerine döndüler.
Son günlerde, bir yıl önce siyaset sahnesinden kesin olarak
silindiği sanılan Melih Gökçek’in değere binmesi
üzerine Prof. Halit Kemal Elbir’in sözlerini anımsadım.
Hocam haklıydı, dönmeyenler yalnız ölülerdi. Sağ kaldıkça ikbalin
kapınızı çalmasının en olmadık zamanlarda bile mümkün olduğunu,
birden MHP-AKP arasında paylaşılamayan adam haline gelen Melih
Gökçek bir kez daha kanıtlamıştı.
*** Oysa başlangıçta Gökçek’in
MHP’nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olduğu haberi
üzerine AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı,
ellerinde Gökçek’i zor duruma düşürebilecek bilgiler olduğu imasını
hissetiren şu çıkışı yapmıştı:
-Melih Gökçek’in görevden ayrılması iş olsun diye istenmedi.
Evet, Gökçek’in Tayyip Erdoğan’ın isteği üzerine
“gitmiyor, emirle gönderiliyorum, bizde itaat asıldır, boynum
kıldan ince!” diye ağlarcasına istifası...