Hafıza ilginç birşey. Değişik zamanlarda okudukları veya yaşadıklarını birbirine eklemlemek. Düzgün yapılmaza saçmalama olasılığı büyük. 15 Temmuz iddianamelerini okurken birden aklıma kanser araştırmaları geldi. Ve fark ettim ki aslında büyük benzerlik taşıyorlar. Aşağıda okuyacağınız yazıda tümör yerine FETÖ’yü koyun. Durum daha net ortaya çıkacak, şimdi size de anlatayım siz de bir düşünün:
Kanser bir çok yönden gizemli bir oluşum. Bu gizemlerin en büyüğü de tümörlerin neden ve nasıl oluştuğu sorunu. Bu durumu çözmek için kanser araştırmacıları kanser hücrelerini mikroskop altına almışlar. Ve fark etmişler ki, kanserli hücreler aktif bir biçimde sürekli komşuları sağlıklı hücrelere müdahale ediyorlar. Tümör oluşturma çabası içindeki kanser hücreleri bir kablo ağı geliştirerek sağlıklı hücreleri kendisine dahil ediyorlar.
İlginci kanserli hücrelerin sadece yüzde 5’i bile tümör oluşumu için yeterli. Aktif yüzde 5 kanserli hücre insanı ölüme götürebiliyor.
Burada kastedilen hücrelerin birbirine yapışması değil. Daha çok hücrelerin bir bir eşleşmesi. Yani önce kablo ağı kurulması sonra hücrelerin aynılaşması ve tümöre katılması.
Tıpkı FETÖ gibi değil mi?
Kimi araştırmalar orjinal kümesinden ayrılan tek bir kanser hücresinin bile nasıl tahrip edici olabileceğini ortaya koyuyor. O tek kanser hücresi, diğer hücrelere kendisini göstererek adeta misyonerlik yapıyor. Tek başına kanseri yaymaya çalışıyor. Yeni bir sağlıklı hücre tespit ettiğinde onu bağlayarak orijinal kümesine çekiyor ve böylelikle tümörün büyümesine sebep oluyor.
Aktivite devam ettikçe içine sağlıklı hücreleri de katan tümör gittikçe gelişme gösteriyor.
Uzmanlara göre burada köprü görevi gören tek tip tümörijenik (tümör yapan, tümör oluşturan) hücreler. Ve bu hücreler ne yaptıklarını çok iyi biliyorlar.
Kanserli hücreler diğer hücreleri doku oluşturma programına dahil ederek, katmanlı, farklılaşmış ve kendini inşa eden bir mimari ile tümörleri ve bu kanserli kabileyi geliştiriyorlar.