Hiç de küçümsenebilecek bir durum değil. İkinci savaş sonrası kurulan yeni dünya düzeninde ilk kez yaşandı. Amerika ilk kez böylesi açık bir yenilgi aldı. Muhtemelen siyasi tarihçiler bugünlerde yaşananları özel dip notlarıyla aktaracaklar.
Pekiyi ne oldu da Amerika’nın “En yakın müttefikleri” bile Amerika’nın karşısında yer aldı? Ne oldu da böylesi açıktan bir tavır gösterdiler? Amerika o kadar tehdide rağmen nasıl sadece üç-beş bin nüfuslu ufak tefek ada ülkelerini korkutabildi?
Açıkça görülüyor ki dünya, Amerika’nın kimseyi düşünmeden, başka ülkelerin ve toplumların hayatı üzerinde umursamazca kararlar almasını istemiyor. Hele hele bunun Trump nobranlığı ile yapılmasını hiç istemiyor.