Daha önce “Düpedüz dolandırıcılık” dediğim için şimdi rahatlıkla tekrar edebilirim. “Forex’i toptan yasaklayın”.
Forex, bir ülkenin para birimi ile başka bir ülkenin para birimi arasındaki değişim oranları üzerine yatırım yapmaktır temelinde. Ama bizde bildiğin kumara dönüşmüştü. Çünkü insanlara ellerindeki paranın yüz katı ile oynama imkanı veriliyordu. Yani elinizde bin dolarınız varken yüz bin dolarlık işlem yapabiliyordunuz. Kazanırsanız yüz katı fazla kazanıyordunuz, kaybederseniz yüz katı hızlı kaybediyordunuz. (Yapılan araştırmalar Forex’e yatırım yapan her yüz kişiden 80’inin para kaybettiğini gösteriyor.)
Amerikan Merkez Bankası Başkanı’nın bile bilmediği şeyi Türkiye’de yaşayan ortalama bir vatandaşın bilmesi mümkün mü? Kadıncağız, faiz artışı olacak mı, olmayacak mı sorusuna o kadar dolambaçlı yanıtlar vermek zorunda kalıyor ki, uzmanlar bile anlamakta zorlanıyor. Hal böyle iken çapraz döviz kurları üzerine yatırım adı altında para yatırmaya sadece kumar denebilir.
İnternet ve dahi bir sürü mecra bunların reklamları ile doluyordu. Forex oynayarak nasıl hayatını kurtardıklarını anlatan sahte kişiler, yem görevi görüyordu.
Sonra bu iş büyüdü, büyüdü, içinden çıkılmaz hale geldi. Eskiden Türkiye’de kumarhaneler açıkken tamirci çıraklarının haftalıklarını aldıklarında casinolara koşmasında olduğu gibi bir salgın halini aldı.
Hükümet de bu duruma müdahale etti. Öncelikle Forex’e yatırım yapmak isteyenlerin 50 bin doları olmasını şart koştu. Sonra kaldıraç miktarını sınırlandırdı.