Türkiye Can Dündar meselesini yanlış zeminde tartışıyor. (Beraber tutuklandığı Erdem Gül’ü ayrı tutarak devam edeceğim, şahsen tanımam, Ankara’daki güvendiğim meslektaşlarım, kendisini bir anaforun içinde bulduğunu, dürüst gazeteci olduğunu söylüyorlar.) Can Dündar’ın casus olup olmadığını tartışmak hatadır. Bu, ilgili mahkemenin kararında belirlenecek bir konudur, meslek ilkeleri açısından bu tartışmanın zararı vardır. (Tutuklu kalması gerektiği tezi ise gazetecileri ilgilendiren bir konu değildir, hukukun işidir.) Ama... Yapılanı meslek açısından tartışmamız özellikle genç kuşaklar açısından büyük önem taşımaktadır, ortada bırakamayız. Aktivist gazetecilik bir çorbadır... Can Dündar’ın, MİT TIR’ları haberini, Aydınlık’tan aylar sonra ısıtması, devamında sergilediği tutum, gazeteciliğin arka sokağı olarak adlandırılan aktivist gazeteciliğe önemli bir örnektir. Aktivist gazeteci, kendine ait gizli gündemi olan, bu gündemi, güvenilir olmayan kaynakları veya içine yalan sıkıştırılmış istihbaratı da kullanarak kamuoyuna yerleştirmeye çalışan özel bir karakterdir.