Gazi’nin döneminde, “Suriye’den derhal elinizi çekin, askerler evine dönsün” başlıklı bir bildiriyle ortalığa dökülseydiler, kendilerini ünlü İstiklal Mahkemesi’nin önünde bulurdular, artık sonrasını hesap bile etmek istemem.
Düşünün, bir kurucu lider var, Misak-ı Milli’yi, yani Kurtuluş Savaşı’nın siyasi manifestosunu oluşturmuş, bu manifestonun Suriye sınırlarını kendi belirlemiş, miras bırakmış, bu arada hastalığının en ağır seyrettiği günlerde bile, Hatay’ı vatan topraklarına katmak için büyük mücadele vermiş.
Kendine hem “Atatürkçü”(!) deyip, hem de “Ne işimiz var Suriye’de?” d