Onu tanıdığımda, henüz 17 yaşındaydı. Fikirtepe’nin hemen yanıbaşında, 30 yaşında genç bir gazetecinin Özal’ın toplu konut kampanyasından küçük taksitler ödeyerek almayı başardığı dairenin üst katında oturan rahmetli Fatoş’un kız kardeşi olarak girdi hayatımıza…
Fatoş, uzun gecelerin zeka kıvılcımlarıyla yüklü sohbetlerinde doğup-büyüdükleri Çukurova’nın köyündeki masalsı yaşamı anlatır, bazen duygudan bazen de yaşanılanların komedi ağırlığından gözlerimizden yaşlar gelirdi.
Aslında anlattıkları, eşim ve bende, bir Yaşar Kemal romanının henüz yazılmamış satırları duygusunu oluştururdu.
Çukurova’nın kültürüyle yoğrulmuş o gencecik kız, İstanbul’a, iyi bir tiyatrocu olmak için gelmişti, kararlı ve hı