Düşmanları azaltıp, dostları artırmak”, kulakta güzel melodi bırakan bir cümle. Önce de yazdım, (Düşmanı biz mi yarattık ki, dost arıyoruz STAR, 6 Haziran 2016) eğer bu cümlenin altı iyi doldurulmaz, yalnız bir slogan cümlesi olarak kullanılırsa, AK Parti’nin iktidar yıllarının tamamının hesaplaşmasına dönüşür.
Nitekim, Hürriyet yazarı Ertuğrul Özkök, Başbakan’ın Hatay’da söylediği bu sözden yola çıkarak, (Stratejik derinlik Suriye sınırında tarihe gömüldü, 3.Temmuz.2016) “Türkiye’nin makul aklının sonunda harekete geçtiğini” söylüyor.
Cümlenin tersten okunuşu, bugüne kadar maceracı, hatta radikal bir dış politika izlendiği ve bu politikanın memleketin başına büyük işler açtığıdır. “Beyaz Türk lobisi” bunu, yıllardır söylüyor, “kavramlaştırılmamış” ve slogan gibi tekrarlanan bir cümle nedeniyle “rahatlamış” olmalarını da doğal karşılıyorum.
Bu noktada itirazım var ve net söylüyorum: Türkiye’nin Ortadoğu merkezli kaos karşısında izlediği politika doğruydu, “makul akıl” ülkenin bekası açısından bütün yapılanları gerektiriyordu.
“Üst akıl” bir kavram değildir...