Dış politika ve güvenlikte Türkiye'nin karşısındaki cephe gittikçe büyümüş, Türkiye bu geniş cephede eş zamanlı tedbirler almak zorunda kalmıştır.
Bütün cephelerde aynı anda başarı sağlamanın zorluğu dikkate alınıp, tehdit veya menfaatleri önem ve öncelik sırasına koyarak en fazla gücü en önemlisinin üzerinde yoğunlaştırmak, harp prensiplerinden biri olan sıklet merkezi prensibi gereğidir.
Yine bu prensip, en önemliden sonrakiler için, diplomasi başta olmak üzere diğer vasıtalarla yeteri kadar tedbir alıp, sıra geldiğinde sıklet merkezi yapmayı ön görür.
Şimdi, gerilim yaratan konularda ılımlı hareket edilmeye başlandığı, hatta tabiri caiz ise gaz kesildiği, bunda iç politikada Ayasofya sürecinde karşılaşılan nahoş görüntüler, konuşmalar ve gelişmelerin yarattığı iç gerginliğin de etkisinin olduğu söylenebilir.
Libya'daki gelişmeler
Libya'da, Sarrac güçlerinin Sirte'ye dayanması üzerine, farklı tarafları destekleyen Türkiye ile Rusya arasında Türk-Rus Yüksek İstişare toplantısı yapılmıştır. Görüşmede, durumu sakinleştirici ve zamana yayıcı bir yaklaşım sergilendiği müşahede edilmiştir. Toplantıda, Libya'da krizin askeri çözümü olmadığı, ateşkes için tarafların teşvik edilmesi dahil ortak çabaların sürdürülmesi sonucuna varılmıştır.