Yunanistan'la ilişkilerin tek taraflı düzeltilmesinin mümkün olamayacağı tarihe bakıldığında açık bir şekilde görülür. Sadece ulu önder ATATÜRK dönemi istisnadır. O da, İstiklal Savaşında ATATÜRK'ün önderliğinde verilen ders ve onun diplomasideki dâhiyane başarısı sayesinde gerçekleşmiştir. Demek ki sonuç almak için, Yunanistan'ın ders alması, Türkiye'nin de ders vermesi ve diplomaside maharet göstermesi gerekmektedir.
Amaç Megali İdeal...
Yunanistan, Osmanlıdan bağımsızlığını kazanmasından itibaren, batının da desteğiyle sürekli olarak Türkiye aleyhinde topraklarını genişletmiştir. Hedefi, Ege'yi tamamen bir Yunan gölü haline getirmek, Batı Anadolu'yu ele geçirmek, Kıbrıs'ın tamamında Rum hâkimiyetini sağlayarak onu ilhak (enosis) etmektir. Şimdi bu doyumsuzluğuna Türkiye'nin Akdeniz'deki Mavi Vatanı'nı da dahil etmiştir.
Yunanistan'ın anlayacağı tek dilin, ona karşı güç kullanmak olduğu, tecrübelerle sabittir.
Kıbrıs'ta, Türkleri vahşet uygulayarak adadan uzaklaştırmak, 1974'de de adayı bir oyunla ilhak etmek isterken tersyüz olmuştur.
GKRY'e S-300 yerleştirme planı, Türkiye'nin güç gösterisiyle bozulmuş, onları Girit'te konuşlandırmak mecburiyetinde kalmıştır.