Bu sütunu yıllardan beri takip eden okurlar, bazen benim yazılarımı bana hatırlatıyor. Yıllar önce verdiğim bilgilerle günümüzde yaşanan olayları değerlendirerek bana dönüyorlar.
Meselâ Saltuk Kağan diyor ki "Arslan abi, Bahçeli yerelde başkanlık modeli önerdi... Bu öneri, sizin 2001'de yazdığınız, CFR memorandumunun, AKP'nin parti programı haline gelmesi ve o belgede, yerel yönetimlere özerklik istenmesini hatırlatıyor. HDP de bunu istemiyor mu?"
Mustafa Serin ise "Yapısal reform" hazırlıklarıyla ilgili yazıma atıfta bulunarak, "Devlet Bahçeli'nin önerdiği büyükşehir belediye seçim sistemi, bu yapısal reformların ilk habercisi olabilir mi?" diye soruyor.
Başka bir okur, "Bahçeli'nin açıklaması, Kadir Topbaş'ın 'İstanbul'a ayrı bir statü verelim' sözü, Ekrem İmamoğlu'nun ilk günlerde 'İstanbul Ankara'dan yönetilemiyor. İstanbul'u kent anayasası ile yöneteceğiz' demesini üst üste koyalım. AKP'nin İstanbul'u vermesinin yanına, bir de AKP'nin 2030 mastır planı haritasını koyalım. İşe İstanbul'dan başlayacakları anlaşılmıyor mu?" diye analiz yapıyor.
"Millet farkında mı?" rumuzlu okur, "Bu sahte yerel seçimler, emperyalizm tarafından, BOP eş başkanı için bir uyarıdır. Türkiye'nin siyasi dönüşümü gecikti. Sözde yeni partilerle eyalet sistemine geçilecek." diyor.
Ergün Tuneyli, "Yapısal reformları 17 yıldır neden yapmamışlar? Bugüne kadar neyi beklemişler? Odaklanmalarına engel olan mı varmış, yapısal reformların içeriği neymiş?" diye soruyor.