Karadeniz, zaman zaman yer yer denizi doldurmak suretiyle yapılan sahil yolundaki dolguyu, bazen de çöp dağlarını fırtınalı havalarda yüzümüze çarpar gibi hareket ediyor ya depremler de hırsızlığı, rüşveti, kayırmayı, açığa çıkarıyor ama mesajı bir türlü algılayamıyoruz. Bunun yerine, büyük soygunları örtbas etmek isteyenler, bilinçli olarak dini mesajlar uyduruyor! Kimileri de bu iddialara inanıyor…
Nereye baksanız hırsızlık görüyorsunuz ama felaketle karşı karşıya kalınca, sorunun nereden kaynaklandığını bilseniz bile anlamak veya anlatmak istemiyorsunuz…
Anlatamayınca, medya olarak sadece Amerikan seçimleri gündemiyle meşgul oluyorsunuz… Nasılsa kimse soruşturma açmıyor! Atış serbest...
***
Elbette Amerikan seçimleri önemlidir, takip edilmelidir ama dünya sadece ABD'den ibaret değil ki… Çin gerçeği var, Rusya var ve Türkiye'nin etrafında, son 30 yıl içinde Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Irak ve Suriye'de, Kuzey Afrika'da ve Doğu Akdeniz'de oluşturulan bir "ateş çemberi" var. Tabii bu bölgelerdeki sorunların büyük çoğunluğu ABD ve Avrupa müdahaleleri yüzünden çıkıyor ama Türkiye de kendi bindiği dalı kesercesine bütün olaylarda ABD ile birlikte hareket ediyor. Türkiye sadece Irak'a Amerikan saldırısı sırasında biraz direnç gösterebildi. ABD, direnç gösterenleri AKP ve FETÖ'yü kullanarak, Ergenekon ve Balyoz gibi davalarla tasfiye etti. Hatta yüksek yargıyı FETÖ'ye teslim eden 12 Eylül 2010 referandumunda, halkın oylarını da bu hedef doğrultusunda kullandılar. AKP'nin kanaat önderleri, "askeri vesayeti tasfiye ettik" diyerek bu operasyonları hala savunuyor...
***