Soçi'de Tayyip Erdoğan ve Putin'in üzerinde anlaştığı "İdlib'de 15-20 kilometrelik askerden arındırılmış bölge", Nejat Eslen'in önerdiği gibi Türkiye yani Hatay sınırı boyunca değil de İdlib'in Doğu tarafına kurulacak. Bu durum, Türkiye'yi, Tahran zirvesinden iki gün önce terör örgütü ilan edebildiği El Nusra'nın adı değişmiş hali olan Tahrir El Şam ile baş başa bıraktı.
Türkiye böylece kendi güvenliğini sağlamış olmadı, tam aksine Suriye ordusu ile El Nusra arasına 15 kilometrelik bir şeritle girerek, belâyı kendi üzerine aldı! Türkiye, başarılı olursa, içinde El Kaide unsurları bulunan ve ağır silâhları olan Tahrir El Şam örgütünün Rus üslerine ve Suriye ordusuna saldırmasını önlemiş olacak. Tabii bu arada Tahrir El Şam örgütünü de maaşa bağladığı Özgür Suriye Ordusu'nu da Rusya'nın hava saldırılarından ve Suriye ordusundan korumuş olacak.
***
Uzlaşmanın ayrıntıları ortaya çıkınca herkes memnuniyet bildirdi. Rusya memnun zaten... Dolayısıyla Suriye de memnun! Amerika memnun, Avrupa memnun!
Hatta Amerikan derin devletinin uzantısı olan Uluslararası Kriz Grubu da memnun! Bakın ne diyorlar:
"Kriz Grubu, muazzam bir insani faturası olacak yeni bir ölümcül çatışmayı önleyen bu uzlaşmayı memnuniyetle karşılıyor. Ancak anlaşmanın uygulanması muhtemelen zor olacak ve çöküşü önleyemeyecek. Türkiye, bölgede biriken isyancıların ağır yükünü omuzladı ama cihatçıları boşaltma sırasında militanların direnişiyle karşılaşabilir.