Hayrettin Karaman'a bakarsak Ak Parti eşittir İslâm.
Hoca, R. T. Erdoğan'ı neredeyse Cenab-ı Hakk'ın gönderdiği bir "elçi" görüyor. Yazılarını okuyunca "Tayyibu'r-resulullah" diyesiniz geliyor! (Tövbe estağfurullah!)
Yalnız şundan emin olabilirsiniz: Hoca sırf "tayyip" kelimesi geçtiği için, namazında rükûdan doğrulunca "Semiallahu limen hamideh" sözünün ardından "Rabbenâ leke'l-hamd, hamden kesîran TAYYİBEN mübâreken fîh" sözünü tekrarlıyordur. Muteber hadis kitaplarında, bu sözü tekrarlayanların Peygamber Efendimizin "Otuz küsur meleğin bu sözün sevabını yazmak için birbirleriyle yarıştığını gördüm." buyurduğu belirtilir.)
Zaman gelecek, İslâm adına nasıl bir "ibretlik" dönemden geçtiğimizi anlatan raflar dolusu kitaplar yazılacak ve "İslâm" adına kimlerin şahısları yücelttikleri bir bir belgelenecektir. Başta gelen isim Prof. Dr. Hayrettin Karaman olacaktır.
Hoca'nın, 16 Nisan 2017'de, rejim değiştiren referandum öncesinde, Reis için canını dişine takıp dinin bütün argümanlarını kullandı. Kullanmasa dahi kendilerinin "Fakih" sıfatı bütün yazılarına sindiği için, okuyanlar, Kur'an tefsiri gibi okudular, fıkhî hükümler çıkardılar.
(Hoca, geçmişte bizim için hakikaten öğretici olmuş, yeri geldikçe bir de Hayrettin Karaman Hoca'ya bakalım, demişizdir. Ne yazık ki, parti taassubu, daha ötesi kişi taassubu, Hoca'yı yolundan çıkardı.)