"Dünü unutursan yarın hatalara düşmekten kurtulamazsın."
Bu söz M. Kemal Atatürk'e ait. Dr. Yusuf Gedikli "Enver Paşa-Nutukları, Makaleleri, Bazı Beyannameleri ve Mektupları"nın başında yer alır. (Milenyum Yayınları, 272 s.). Sabiha Gökçen'in "Atatürk'ün İzinde Bir Ömür Böyle Geçti" kitabından naklediyor. (Sabiha Gökçen'in kitabını Oktay Verel hazırlamıştı. Gazetecilikte ustamdır. Allah rahmet eylesin.)
Yıldönümleri üst üste geliyor. Sevr Antlaşması yüz yıl önce 10 Ağustos 2020'de imzalandı. (R. T. Erdoğan "Sevr'i gösterip Lozan'a ikna ettiler." demişti. Siyasî İslâmcıların klasik taktik yorumudur.)
İzmir'in Yunanlılara işgal ettirilmesinden sonra İtilaf Devletleri İngiltere, Fransa, Rusya...) ve diğerleri İstanbul Hükûmeti'ne baskıyı artırırlar. "Diğerleri" derken... Biliyor musunuz içlerinde kimler var? Batı'nın bizi içeriden oymak için "Yürüyün aslanlarım!" dediği Ermenileri kullanan örgütler; bizim elimiz, kolumuz, ayağımız ve beynimiz olan, biz olan etnisiteye her dediklerini yaptıracaklarını sanan o zamanın PKK'sı diyeceğimiz cemiyetler... Bunlar Paris'in üç kilometre ötesinde Sevr Seramik Müzesi'nde toplanıp Osmanlı sahasını bölüşenlere telgraf üstüne telgraf çekiyorlardı.
Sevr Yunanistan'dan başka hiçbir ülke meclisinde görüşülüp tasdik edilmedi. Çünkü Millî Mücadele'nin nasıl bir seyir alacağını bilmiyorlardı. Bunun için, Batı'nın emperyalist zihniyetine sempati gösterenler, "Ülke meclisleri kabul etmedi ki..." deyip duruyor. Adamların zihniyeti belli. Ne fark eder. (Yarın Sevr üzerine yazacağım.)
Enver Paşa, biraz da M. Kemal'e rakip görüldüğü için üzerine pek durulmak istenmedi. Son zamanlarda hakkında epey kitap çıktı.(Bizim de çalışmamız var: Enver Paşa ve Dönemi, Kariyer Yayınları, 663 s.)