Ülkeyi 10 yılda batırdılar şu İttihatçılar derler ya... (Bu mesele ayrı tahlil gerektirir.) Anadolu'nun dört bir yanında öbek öbek kurtuluş ateşi yakanlar da İttihatçılar! Mustafa Kemal de bir İttihatçı idi. Sonra öyle bir mesafe koydu ki, Ziya Gökalp, diğer İttihatçılarla birlikte, M. Kemal'in manevrasıyla Malta esaretinden kurtulunca, Ankara'ya geldiyse de, ancak bir ay kalabildi, Diyarbakır'a geçti; Küçük Mecmua'yı çıkarmaya başladı. 1923'te Maarif Vekâleti Telif ve Tercüme Heyeti Başkanlığı'na tayin edilince Ankara'ya gelebildi.
100. yıldayız ve biz hâlâ Millî Mücadele'de ilk kurşunun nerede atıldığı ve kimin attığı tartışmasını sonlandıramadık.
Ben memnunum, sonlandırmayalım. Herkes ilk kurşun şerefine nail olmak için yarışsın!
Millî Mücadele'de ilk kurşunun 15 Mayıs 1919'da İzmir'de gazeteci Hasan Tahsin tarafından Yunan askerlerine atıldığı hep yazılır, söylenir, okutulur. (Hasan Tahsin'in asıl adı Osman Nevres'tir. 1914'te ölen bir gazetecinin adını "işi icabı" kullanmıştır. Birileri onun "Dönmeliğini" tartışadursun, Enver Paşa'nın kurduğu Teşkilat-ı Mahsusa'nın faal ajanıydı. Ülkeye büyük yararı vardır.)