Dün "Şuşa'dan öteye yol var..." demiş ve eklemiştim: "Ruslar nasıl oluyor da önümüzü açıyor? Bizim gücümüz mü, Yoksa Ermenistan'ı gözden çıkardı mı?"
Bu satırları yazarken meğer Putin devredeymiş. Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın önüne antlaşma kâğıdı koymuş. Tabiî Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'i de çağırmış, "Yeter alabildiğin kadar aldın. Neredeyse Karabağ'ın tamamı. Şimdi ben ne dersem o olacak. Bu kadar yürüdüğüne izin vermeme şükret!" demiş ve harbi durdurmuştu!
Muhtemelen Paşinyan, Putin'i aradı, "Ağam ocağına düştüm." dedi.
Paşinyan şu sözleri tükendiklerini bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyor:
"Ordu, durulması gerektiğini söyledi. Onların çözülebileceğine dair bir umut yoktu, kaynaklar da tükenmişti. Cephede savaşanların yerlerine geçecek birileri bulunamıyordu. Savaşanların dinlenme imkânı da olması gerekliydi. Ancak cepheden aylardır ayrılamamış insanlar vardı. Bu kararı almamış olsaydık sonuçlar çok daha ağır olacaktı."
Paşinyan neden tükendikleri ve neden Putin'in uzattığı kâğıdı imzaladığını, ordu komutanlarını da yanına alıp ekranlarda halkına anlatabilmeliydi. Anlatamadı. Gizlenmeyi tercih etti.