Vahîdettin Sevr'i imzalamadı! Ohh!! Temize çıktı! Vahdettinciler dolayısıyla M. Kemal'le hesabı olanlar ellerini ovuşturuyorlar. Hiç şüpheniz olmasın sonunda imzalayacaktı.
"Zat-ı Şahane" hadi kaçtı demeyeyim (Vahîdettinciler üzmek istemem!) geri dönmek için Türkiye'den İngiliz gemisiyle ayrıldıktan çok sonra "Sevr'i imzalamaktansa tahttan ayrılırım." demişmiş. İngilizler ne derse yapmak zorundaydı. Yüreği yansa da "kukla"ydı.
Dönemini incelerseniz, kelimeyi yerinde kullandığımı anlayacaksınız.
Padişah'ın nasıl bir hâlet-i ruhiye içinde olduğunu anlamak için iki örnek vereceğim:
Ali Fuad Türkgeldi (1867-1935), hem Mehmet Reşat, hem de Vahîdettin zamanında mabeyin başkâtipliği yapmış, her iki padişahın da çok yakınında bulunmuştur.
İttihat ve Terakkî ileri gelenlerinin Malta Adası'na sürgünleri haberinin Vahîdettin'e nasıl ulaştığını ve onun ne dediğini şöyle anlatır: