Seni bunda komazlar gönlünü bundan götür Terk eyle kibr ü kini bir gönül ele getir” Eşrefoğlu Rumi bunda demiş ama o bundan burada, iş bu beyitte burada anlamında. Günümüzde “burada” anlamını verdiğimizi bunda kelimesinde bu mana nasıl ortaya çıkıyor? Bunu anlayabilir miyiz? Yunus Emre de gidenlerin marşını ne de hüzünlü demiş: “Benim bunda kararım yok, ben yine gitmeye geldim Bezirganım metaım çok alana satmaya geldim”. Bu ilahiyi Cihat Arınç dostum ne güzel söylerdi. Şimdi aradan 20 yıl geçmiş, dostlar gitmiş, içimizde hasreti kalmış. Tarama Sözlüğünde “bunda” kelimesinin hem burada hem de buraya anlamında kullanıldığı belirtilmiş. “Bunda” kelimesindeki burada anlamını daha tam çözemezken buraya anlamını nasıl çözeceğiz. Buraya anlamında kullanıldığı bir iki misali alayım ondan sonra biraz irdelemeye çalışayım: yüzyıla ait bir esen olan Menazırül Avalim’de şöyle bir cümle geçiyor “Eğer nas mescidde olan fezaili bileydi cemi’an bunda gelirlerdi”. “Hazansız gül görüp eğer şad olmak isterse eğer ömrü Saba lütfet haber ver bunda gönder bülbül i zarı” Nabi Bunda, burada, buraya. Gel de çöz. Hadi ismin bulunma hal eki olan “da” ekini “bunda” kelimesinde de “burada” kelimesinde de gördüğümüz için “burada” anlamına bir yol bulabiliriz ama “bunda”dan “buraya” nasıl geleceğiz.