Yarından sonra “Cumhuriyet davası”nın duruşması var.
Cumhuriyet’te pek çok arkadaşımın aklı fikri bu duruşmada.
Cevapsız sorular art arda sıralanıyor, yazıişleri masasında, iki
haber toplantısı arasında, çay kahve molalarında son günlerde başka
konu konuşulmaz, başka sorular ortaya atılmaz oldu.
Bir karar verilecek. Tamam biliyoruz. İyi de karar bu duruşmada mı
verilecek, yoksa bir başka bahara mı ertelenecek?
İçeride üç arkadaşımız var. Tutukluluklarının 16. ayını da
devirdiler, 17. ayda volta atıyorlar... Bu duruşmada onlar için
tahliye kararı verilecek ve bundan sonrasında tutuksuz mu
yargılanacaklar?
Yoksa... (Yoksa’dan sonrasını hiçbirimiz dillendirmek
istemiyoruz...)
Sahi, bu arkadaşlarımız neden tutuklu?
Sahi, biz Cumhuriyet çalışanları, yöneticileri, yazarları hangi
suçu işledik de yargılanıyoruz?
Sahi...
Geçelim.
*** “Aklımız fikrimiz orada,
Silivri’de, aklımız fikrimiz yarından sonraki duruşmada”
dedim...
Gün değil saat, saat değil dakika sayıyoruz...
Özellikle tutuklu arkadaşlarım için sayısını unuttuğum kadar Tırmık
yazdım; bıraksalar her gün o konuyu yazmak geliyor içimden.
Bıraksalar?
Bırakmayan aslında sadece benim.
Bırakmıyorum çünkü biri tutup
“Aydın Engin Efendi 2018 Mart’ında Türkiye’de
hukuk adı takılmış bir ayıbın saldırısı altında kalan sadece senin
arkadaşların, sadece Cumhuriy...